Hatırlarım bugün gibi \ I'm recalling, it was like today
Sessiz geçen son geceyi \ Our last silent night
Başın öne eğik bir suçlu gibi \ Bowing your head like you were guilty
Bana verdiğin hediyeyi \ You gave me a present
İki küçük kol düğmesi \ Two little cufflinks
Bütün bir aşk hikayesi \ That's the whole love story
İki düğme ayrı kolda \ Two cufflinks, on different hands
Bizim gibi ayrı yolda \ Like us, on different roads
Akşam olunca sustururum herkesi her herşeyi \ When night comes I'm making everyone and everything silent
Gelir kol düğmelerinin birleşme saati \ Comes time for the cufflinks to meet
Usul usul çıkarır koyarım kutuya yan yana \ I'll gingerly take them off and put in a box next to each other
Bitsin bu işkence kalsınlar birarada \ Let this torture end, let them stay together
Heyhat sabah gün ışıldar \ Unfortunately, at morning the day is shining
Yalnız gece buluşanlar \ Only at night they meet
Yaşlı gözlerle ayrılırlar \ With tears they part
Düğmeler gibi, bizim gibi \ Like those cufflinks, like us
<= back to the list of translations